~ 30 Temmuz 2008, Boston ~

Doğrusunu söylemek gerekirse hamileliğe de doğuma da psikolojik olarak hazırlıklı değildim ilk hamile kaldığımda. Fakat bebeğimin içimde geçirdiği 9 ay benim için büyük bir değişim süreciydi. Çok çalışıp profesör olamaya çalışan bilim kadını kimliğimin ikinci plana geçmesini ve anne kimliğinin yavaş yavaş gelişmesini hayretler içinde izledim. Hamilelik ve doğum deneyimim belki kişisel olarak en büyük ve en doyurucu zamanlarından biriydi hayatımın.

Devamı için tıklayın.

Aşağıdaki doğum telkinleri, Amerika’dayken aldığım HypnoBirthing dersleri sırasında verilen telkinlerden çeviri. İlk oğlumun doğumuna hazırlanırken bize verilen CD’den düzenli olarak dinlemiş ve korkularımı aşmamda çok faydasını görmüştüm.

HypnoBirthing ya da diğer doğal doğum yöntemleri bir bütün olarak ele alınmalı. Tek başına aşağıdaki telkinleri okumaktansa bu ya da benzeri doğal doğum yaklaşımlarını incelemek, iyice öğrenmek ve mümkünse konuda verilen doğal doğum derslerine katılmak daha da faydalı olacaktır. Ancak aşağıdaki telkinlerin de doğumu yaklaşan anne adaylarının rahatlamasına katkıda bulunacağını düşünüyorum.

Blogcu Anne

Devamı için tıklayın.

~ 18 Haziran 2008, Providence, Rhode Island, ABD ~

Normal doğum istiyordum. Bir arkadaşım şöyle demişti: “sezaryen olan ablam 1 ay yataktan kalkamadı, bebeği taşıyamadı. Ben ise ertesi gün kucağımda bebekle ortada geziniyordum.” Doktorumun muayenehanesinde 12 doktor ve 6 ebe ortak çalışıyorlardı. Ebelik benim aklımdaki ‘köydeki yaşlı teyze’ imajından uzaktı. Önce hemşirelik eğitimi, ardından master ile normal doğumda uzmanlaşıyorlardı. Doktorlar ise tıp fakültesinde çok dolu bir eğitim programları olduğu için acil durumlara ve cerrahiye yoğunlaşıyorlar, birçoğu doğal-müdahalesiz doğum nedir bilmiyordu, çünkü izleyecek fırsatları olmuyordu. Ebeler gerçekten daha deneyimlilerdi normal doğum konusunda. Devamı için tıklayın.